Daha iki gün önce benim karavanımın yüksekliğini sorduğum adamın kara haberi geldi, öğleden sonra 14:26 da. Telefonda eşi vardı, haber yüreğime kara bir gülle gibi oturdu. Apar topar 17.55 uçağı ile Bodrum’a uçtum.
Ertesi sabah (03.09.2022) otopsi yapıldı. Otopsi sonrası yıkama ve kefenleme olayları gerçekleşti. THY kargo ile Bodrum’dan Giresun’a gönderdik.
Ben, eşi ve oğlu birlikte – karavanları ile – İstanbul’a döndük. ERtesi sabah (04.09.2022) sabah 06.45 uçağı ile Giresun’a uçtuk. Bizi kapalı bir hava bekliyordu. Arasıra yağan bir sonbahar yağmuru eşliğinde dualar edildi. Bozat köyüne tırmanıldı. Orada bir caminin arka bahçesinde yer alan mezarlığaı defin gerçekleşti.
Nasıl bir şans ise yıkanamsı, kefenlenmesi ve mezara indirilmesi görevleri üzerimde kaldı.
Ne diyebilirim bilmiyorum. Birden bir, hiç beklemeden kaybettiğim böylesine ykın arakdaşım için çok üzgünüm. Gözümle görmeme rağmen inanmak gelmiyor hala içimden. Sanki arayıverecekmiş gibi geliyor, ya da ben arayabilecekmişim gibi.
Yüzlerce şey yaptık beraber, neler neler paylaştık, ne yollar teptik. Ne diyebilirim ki?